Şeytanın Bacağı Kırıldı
Sıradan bir günün sıradan bir sabahı.. Herşey bildik ve tanıdık geliyor. Hava yine kasvetli ve inat edip gelmeyen bir bahar. üşüyorum hafiften.. Sonra bir ses.. Havayı değişiren bir ses. Birden havada, havamda değişiyor. Uzun zamandır içimde uyuyan, uyuklayan hatta ölen ne varsa yerinden oynuyor.
Sana söyleyecek ve söylenecek çok şey var. Ama bazen binlerce sayfanın yapamadığını, anlatamadığını bir bakış, bir gülüş anlatmaz mı? Zaten bunlarda olmasa “şarkıların gözü kör” olmaz mıydı?
Şair:
Sana nasıl anlatılır
Sensiz hayatın boşluğu,
Bir zindanın ağır ağır
Çöker üzerime loşluğu.
Arıyorum seni uzak
Bir şehirde sallanarak
Hala geldiğin günün bak
Üzerimde sarhoşlugu.
Bugün sende bana geliyorsun. İçimde ilk buluşmasını yapacak bir delikanlının heyecanı var.. kendi kendime bende şaşırıyorum.. Sen hep beni şaşırt olmaz mı?