Vazgeçmek İnan Çok Zor

Her şeyi geçtim de. seni orada öylece o kızla görmek gerçekten dayanılmaz. Acını ben çektim sefanı rastgele bi kız sürüyo, yanarım yanarım buna yanarım.Tahmin edemeyeceğin kadar kötüyüm aslında her dakika seni özleyecek kadar kötüyüm naptın bana ? Nasıl başardın bunu. ? İnan bilmiyorum.  Tek bildiğim; sana karşı farklı bi takıntımın olduğu ve ben bu takıntıyı artık istemiyorum. 3 sene, ulan koca 3 sene, bi insan hiç mi vazgeçmez ?  Geçmiyo işte, geçemiyo hele de sevdiği kişiyi kaybettiği babası yerine koyunca cidden vazgeçemiyo babam kadar güvendim sana belki de bu yüzden kendimi yıllardır toparlayamıyorum.

Senin yüzünden kendimden nefret ediyorum sen beni bi kere çok mutlu ettin ya o mutluluğu kimsede bulamamak inan çok zor. Seni sevmiyorum aslında o mutluluğu seviyorum bi nevi verdiğin güveni seviyorum.. Neden sana güveniyorum ben, beni sürekli yüz üstü bıraktığın için mi ? yoksa benden başka onlarca kıza seni seviyorum dediğin için mi? aptalın tekiyim kısacası ben sen gittin her defasında hayatımı çıkmaza sokup gittin bi süre mutlu oldun sonra baktın olmadı geri geldin nasılsa bu kız hep seni sever dimi çok bencilsin keşke bana biraz değer verebilsen kendi mutluluğun yerine bi kere beni düşünsen ne kadar üzüldüğümü acı çektiğimi düşünssen. Resmen 3 yılım gidiyo artık sürekli gözümün önünde olmayacaksın yaşadığımız onlarca güzel anı var onları hiç unutmayacağım bi daha sevebilir miyim bilmiyorum ama sevsem bile yaşadığımız güzel günler hep bende saklı kalacak.

Kalbin Bir Başkasına Aitken…

Mutlumuyduk şimdi… Ben seni bir ömür sevmeyi planlarken , sen onu sevmeye devam ederken. Mutlumuyduk sahiden şimdi… Havalara zıplıyormu yüreklerimiz.. İhanet ederken sen benim sevgime.Ve ben sevmeye devam ederken. Sustu şimdi kulaklarımdaki çığlıklar… Artık usulca kulağıma fısıldamıyorlar, boşver sevme diye.! Sevmiyorum diyemiyorum işte… Ben senin gibi ihanet edemiyorum ki cümlelerime! Seviyorum deyip sevmemek yerine… Ama unutucam da diyemiyorum bakk. çünkü ben seni unutmak yerine, bir daha bu kadar sevmemek gerek dediğim günahlarımın arasına koyuyorum… Git şimdi, mutlu ol sevdiğinle. Sırf ben üzülüyorum diye kirletme benimle sevgini.. Şimdi git ve sev doya doya. Belki bir sokak ortasında yüz yüze geliriz, sen el ele yürürken sevdiğinle. Gülümserdim belki yüzüne,ki bir de bana üzülme diye..

 

 

Yemek ve Tuz

Ben hayatı yemek ve tuza benzetirim çünkü yemek benim için hayattır. yemeğe attığımız her bir tuz sevgi,nefret üzüntü emek mutluluk…bunlar böyle uzayıp gider herkese göre tuz oranı farklıdır ama ben yemeği tuzlu severim .bu benim için her şeyimdir hayatta hem üzüntü hem mutluluk gördüm. mutluluğumu yaşarken hemen arkasından daha büyük sorunlar ve çileler peki bu benim için imtihan mı imtihan sa ben kaç aldım. daha çözülmedik o kadar çok sorun var  bunu yazdım çünkü okulda bana yemek ve tuzu sormuştun işte cevabı şimdi sen seç yemeği tuzlu mu yiyelim tuzsuz mu?

Kendime

Bu mektubum kendime yazıyorum, hayat hiç ummadığı bir anda gelip çelme takıyor insanın ayağına..Hem de öyle bir çelme takıyor ki hayatın kökten değişiyor, aslında hayat değil de sen değişiyorsun sadece, bunu geç fark ettim. İnsan 2-3 yıl içinde bu kadar büyük bir çıkmaza girer mi ? Ben girdim ve o çıkmaz bi girdap gibi beni gittikçe içine çekiyor ,tam kurtuluyorum diyorum bakıyorum ki yine en dipteyim sonra bi bakmışım kaybolmuşum yine ..Kalbim atıyor ,nefes alsam neye yarar ki ben yaşamıyorum ,sanki artık bu hayatta benim gölgem var..Bazıları var benim gölgemde yaşıyor ,yaşıyor dediysem gölgemin üstüne basıp geçiyor,belki de artık acımıyor canım bilmiyorum onu bile bilmiyorum!Bazen ölmek istiyorum onu da yapamam diye korkuyorum ,o zaman bile aklıma başkaları geliyor ..Aklımı kaybediyorum gibi geliyor bazen sonra keşke kaybetsem diyorum o zaman kimseyi umursamam diyorum kimseyi tanımam.. Hangisi, ölmek mi? ölü gibi yaşamak mı daha kolay? Seçim senin…

Zormuş Yaşamak

NE ÖLMEYİ BECEREBİLDİM NE DE YAŞAMAYI…
ARAF GİBİ YAŞAMAK…
KEŞKE TEK KORKUM KARANLIK OLSAYDI..
ACIYAN SADECE KANAYAN ELLERİM VE DİZLERİM OLSAYDI..
KALBİM ACIYA ÖYLE ALIŞMIŞ Kİ
ARTIK HİSSETMİYORUM YERİNİ..
GÖZLERİMDEN YAŞ DÖKÜLMÜYOR ARTIK ..
SANKİ DERMANDAN ÜMİDİNİ KESMİŞ GİBİ..
İNANCIMI KAYBETMİŞ OLABİLİRMİYİM YAŞAMA DAİR..
BİLMİYORUM BÖYLE KAÇ GÜN DAHA DAYANILIR, KAÇ AY ,KAÇ YIL..
BU HAYATI BANA ZİNDAN EDEN İNSANLAR …
BİR KUŞU KAFESE HAPSEDİN
KUŞUN ÖMRÜ NE KADARSA
BENİM ÖMRÜMDE O KADAR OLACAK BİLİN İSTEDİM….

Sevginin Dili

Herkes para pul peşinde bense tek kalbimin peşinde. Eğer birini sever semde onun para zenginliğini değil ! Yürekteki zenginliğini severim. Sevgilim yok ama seversemde böyle olmalı..

Yazıklar Olsun

Hem üzgünüm hemde sinirliyim.  Aristo: “Aynı yöntemlerle değişik sonuç beklemek aptallıktır” der. Bu cümleyi anlayamayanlara bende başka bir örnek vereyim: Ankaradan Eskişehire doğru giderek Karsa nasıl gidersiniz?.

Hala bu ülkede insanlar 1800 lü, 1900 lü yılların başındaki gibi maden kazasından ölüyorsa yazıklar olsun bizlere.. Film seyreder gibi TV’lerimizin başında çayımızı yudumlarken acıları seyretmek kolay, ama ateş düştüğü yeri yakır. Ben öldükten sonra Vatan sağolmuş neye yarar ? Hangi para evlatları geri getirecek? Hangi para ve vaatler yüreklerdeki acıları hafifletecek ?

Yoğun emek harcanarak hayatlarını hiçe sayıp 5-10 kuruş için çalışan gariplerin küçücük paraları bile, fazla emek harcamadan büyük paralar peşinde olan babaların gözünde büyüyor. Kıçınıza kına yakın lşimdi… Bir şampanya daha patlatın.. bir balık rakı sofrası daha kurun. Allah Gözünüzü Kara Toprakla Doyursun” başka ne diyim

Yarınlarımız İçin Bu Günü Feda Ediyoruz

” Kimsenin kimseden emin olmadığı, ama herkesin kendinden emin olduğu bir zamanda yaşıyoruz” diye başlıyorum…O, ” modern hayatın gölgesinde insan ” demiş, ben bütün yazıyı başlıkta özetlemeyeyim diye,” insan olmak” diye kısaltim… Yarinlarimiz için bu Günlerimiz feda ediyoruz. Zamanlarimizi aklımızdaki gelecek için harcıyoruz. Ve hiçbir zaman dönüp de boşa giden zamana bakmıyoruz. Bu Günlerimiz aslında dunlerimizin yarınları olduğu halde biz hep yine ” YARIN’LAR” arıyoruz. Insanlari tanıdıkça yalnızlığımizdan dahada bi mutlu oluyoruz. Yalnızlığımiz artarak ilerlediği halde biz yeni kişiler bekliyoruz. Herkesten vefa beklerken, hiç kimseye vafa gösteriyoruz. Saygı ve sevginin insan kimliği üzerindeki rolünü unutuyoruz. Tiyatro oyunlarıni izliyoruz bazen. ” TİYATRO ABARTMA SANATIDIR ” diyoruz ya hani. Bakıyoruzki artık tiyatroların gerçek hayattan bir farkı kalmamış. Oyuncularmi bu kadar iyi rol yapıyor, yoksa insanlarmi daha iyi oyun oynuyor ? Bu yüzdenmi artık herkes rol yapıyor.Dönüp bakıyoruz kendimize, kendimiz sandığımız kişiye anlamlar yüklediğimiz kendimize. ” HAYAT REPLIKLERI ÇALINMIS BIR TİYATRO SAHNESIDIR ” diyor modern çağın gölgesindeki bir yazar… Ve hala bekliyoruz, umudumuzu yitirmeden gelecek o güzel yarınları.

Annem

Canım Annem  Sana Seni Ne Kadar Çok Sevdiğimi Söyleyebilseydim . Fakat Bir Türlü O Cesareti Kendimde Bulamadım.Şimdi Seni Çok İyi Anlıyorum Evlat Yetiştirmek Ne Zormuş Annem Sana Kızardım Her Şeyime Karışıyorsun Diye Haklıymışsın.İyi Ki Hayatımda Varsın…..Bana Sorsalar Seçme Şansın Olsaydı  Gene Seni Seçerdim.Bir Annenin Yoklukla Savaşıpta Babamın İçkisine Tahammül Edipte Gözyaşlarınla Bizleri Büyütüp Faydalı İnsanlar Yetiştirdin……..Seni Seviyorum Annem…….

Kimse de Bulamadığım Huzurumsun

Aslın da sana Söylemek İstediğim Ama bi Türlü Cesaret Edemediğim Şeyleri Söyleyemek İstiyorum.  İlk Olarak Neyden Başlayacağımı Bilmiyorum.Sen Benim Herkeste Aradığım Ama Yalnızca Sende Bulduğum Huzurumsun… Sen Bilmesende Sen Benim İçin Herkesten Farklısın…Sen Beni Çok Sevdin Ben de Seni Ama Olmadı Neden olmadığını Bende Bilmiyorum.Her Zaman Bir şey Eksikti Bu Sevgi\’miydi? Yoksa Aşk\’mıydı? Her neyse Biz Onu Eksiğini Gideremedik… Seninle aşkı yaşarsam Üzülürüm “sonunda” diyorlar Doğduğumdan beri sonu-ölüm bir hayat yaşıyorum… Herkese Herşeye rağmen Tıkadım Kulaklarımı Seni Seviyorum…