Denemeye Değer miydi?
Nereden başlayacağımı bilmiyorum aslında. Onlarca kez silip yeniden yazdığım, hayatımda bir başkası için yazabileceğim başka bir kopyası olmayan cümlelere. Ben şanssız bir kızdım doğrusu. Kaderimde vardı şanssızlık. Ta ki beni bulup benim en eşsiz şansım olana kadar sen. Hissedilebilirliği olan hiçbirşeyi en derinden hissedemezdim sen olmasaydın. Küçücük kalbimde kocaman duygular yaşattın bana.
Seni tanıdıktan sonra, rüzgar daha yumuşak esti yüzüme, güneş sanki yakmadı tenimi eskisi gibi. Çiçekler daha güzel koktu ve renkler daha parlak geldi gözüme. Dudaklarım daha çok gülümsedi herşeye,ve her esen rüzgarda, yüzüme çarpan her ışıkta,her çiçeğin kokusunda,dudaklarımdaki her gülümsede senin varlığın daha çok yerleşti içime. Öyleki,sökmek istesem, göğüs kafesimin her kemiğini tek tek parçalayıp kalbimi yerinden çıkarmam, içindeki son damla kana kadar boşaltmam gerekirdi.
Beni kendinden her uzaklaştırışında, tenim bir bıçakla yavaşça kesiliyormuş gibi hissettim. iki duvar arasında sıkışıp kemiklerim parçalanıyormuş gibi, kanım çekiliyormuş gibi, saç diplerimden tutulup sürükleniyormuşum gibi.. inanılırlığı yok biliyorum senin için. Sen asla hissetmedin böyle yoğun hisleri. Benim gibi bi sözünle en dibe,tek gülüşünle en yükseğe çıkmadın elbetteki. Bu duygular bana bahşedildi. Sen sevdin,ben bütün hücrelerimle hissettim. Öyle güzel sevdin ki, ben dünyada senin sevginden değerli başka birşey olabileceğine dair olan bütün kapılarımı sonsuza kadar kapattım. Beynim saatlerce, günlerce, aylarca, yıllarca “seni ondan başkası tanıyamaz,anlayamaz,sevemez” diye işledi ruhumun derinliklerine. ortada 3 sene 7 ay büyüklüğünde bir sorun var şimdi ise. Diğer yaşamlar için küçük, benim hayatım içinse en dile göze değer tek sorun.
Belliki incinen duygulardan,acımış hislerden,kopmuş iplerden kaynaklı birde suçlu. dengesiz tavırlarımdan,delirmiş ruhumdan,acınası hallerimden dolayı suç tabiki bana kaldı.
Biliyorum bu cümleler benim içime işlediği gibi işlemeyecek senin içine, ama sadece sor bir kere kendine, suçlu bensem azmettiren senin aşkın değilmi? Bir kitap düşün,birkere okuduğun, 3 sene 7 ay hergün rüyalarında gezinen. Her an içinde seninle beraber büyüyen güzelleşen. Sanki sen yazmışsın gibi kendini ezberleten,benimseten,hissettiren. Sevdiğin bir şarkı sözü gibi ağzına dolanan, gün içinde olur olmaz kendini belli edip yüksek sesle söylemene sebep olan. Meraklı gözlerle seni süzen insanların arasında, hiçbirine aldırmamanı sağlayıp sadece melodisini ses tellerinden özgür bıraktıran , incecik bir sesle mırıldandıran. şimdi kitabın yerine aşkımı düşün ve anla lütfen. Anılarımızı yazmak istiyorum ama gücüm kalmadığını farkettim. Aşkın yoramasada beni,yazması yordu bilincimi. Bilinçaltımdaki her odayı tek tek açmaya çalışıyorum, hepsinde sen varsın. Açarsam sanki anılarım karışacak, birbirine girip yok olacak diye korkuyorum sadece. sorsan neden bunları yazdığımı bilmiyorum inan. Kader biliyormu ki acaba seni bana neden yazdığını?
Aşkını isteyemem senden,vermemeyi seçtin sen ama umarsız davranışlarımın arkasında nasıl deli bir sevgi olduğunu azda olsa anla istedim. Yüreğine dokunur mu bilemem, ama boğazımdaki düğüm bana dokunduğunu gösteriyor sanırım. Hep böyle hissedermiyim bilmiyorum belki ama şunu bil ki, ben seni çok sevdim çok. Aramayacaksın,eskisi gibi sevmeyeceksin,arasam açmayacaksın.ve biliyorum belki okumayacaksın yada okusanda içerlemeyeceksin cümlelerimi.
Kader sonsuza kadar ayırdı bizi! olsun ama böyle bir aşkın hatrına son defa,denemeye değerdi..
Leave a Reply
Want to join the discussion?Feel free to contribute!