Zaman Kısa Yaşananlar Uzundu
Sen baharın, bende sonbaharın başındaydık. Öylesine başlayan bir muhabbetin yıllar sonra da olsa sessizce devam edebileceğini nerden bilebilirdik ki? Uzun zamandır yine karakediler çekilmedi aramızdan. Ama ne yazar ki. Kedi kelimesi bile senin kedinin muhabbetini hatırlatıyror bana.
Unutmadım, senle geçen gecelerimi, kimi zaman cicim, kimi zamanda ismini kısacık söylerken bana kızdığın günleri, seni ilk defa kadıköy iskelesinde beklediğim günü ve sonrada aynı vapurda giderken ilk defa elini tuttuğum günü. Boğazdan esen soğuk rüzgarlar sayesinde ilk kez savrulan saçların dudağıma değmişti ve ben ilk defa adaların birindeki ağacın altında ellerim saçlarını tararken görmüştüm saçlarındaki birkaç ak teli…
Hayat ne kadarda tuhaf davrandı bize. Sıradan şeyler istedik ama hiçte sıradan olmayan şeyler yaşadık. Bunca yaşananlardan ve yaşanmışlıklardan sonra çok şey değişmişken, şöyle bir bakıpta gönül ağacımda tekte olsa yeşil bir yaprak görmek hala değişmeyen şeylerinde olduğunu göstermek değilde nedir ki?
Desem ki “Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini” ,
“Ben Sana Mecburum” diyebilir misin.
Leave a Reply
Want to join the discussion?Feel free to contribute!